İsmail Kaya açıklamasında, Kerbela’nın yalnızca geçmişte kalmış bir trajedi değil; günümüzde dahi yol gösterici bir vicdan çağrısı olduğunu vurgulayarak şunları ifade etti:
“Hz. Hüseyin’in direnişi, zamana karşı değil zulme karşı verilmiş bir direniştir. Bu duruş; inancın, hakkaniyetin ve insan onurunun yüceltilmesidir. Muharrem ayı, hakikatin tarafında olma cesaretini hatırlatma zamanıdır.”

“Çanakkale, Direnişin ve Fedakârlığın Coğrafyasıdır”

Başkan Kaya, Çanakkale’nin tarih boyunca adaletin, onurun ve milli direnişin sembolü olmuş bir şehir olduğuna değinerek, Kerbela’nın mesajının bu şehirde daha da derin hissedildiğini ifade etti:
“Nasıl ki Çanakkale'de bir millet adaletsizliğe karşı gövdesini siper etmişse; Kerbela da hakikatin siper edildiği bir meydandır. Her iki örnek de bize göstermektedir ki; onurlu bir toplum, sadece kazanmak için değil, doğruyu yaşatmak için mücadele eder.”

Kaya açıklamasının devamında, bu özel zamanın sadece dini değil, aynı zamanda ahlaki bir yenilenme vesilesi olduğunu vurguladı:
“Adalet sadece mahkeme salonlarında değil, işyerinde, evde, sokakta yaşanmalıdır. Muharrem ayı; kalpleri arındırmanın, ilişkileri onarmanın, haksızlığa karşı ortak bir duruş sergilemenin zamanıdır. Biz Anahtar Parti olarak bu duruşu siyasetin de toplumun da merkezine koyuyoruz.”

“Kerbela’nın Işığında Daha Adil Bir Gelecek İçin Birlikte Yürümeliyiz”

Açıklamasının sonunda tüm Çanakkalelilere ve milletimize seslenen İsmail Kaya, çağrısını şu sözlerle tamamladı:
“Muharrem ayı, sadece yasla değil, bilinçle karşılanmalıdır. Bizi biz yapan değerleri, ortak acılar etrafında yeniden inşa etmeliyiz. Tüm Çanakkaleli hemşehrilerimin ve aziz milletimizin Muharrem ayını yürekten kutluyor; bu kutsal ayın ülkemize adalet, birlik ve vicdani uyanış getirmesini temenni ediyorum.”